Haber

Son dakika! HDP ikinci tur kararını açıkladı: Cumhurbaşkanı Erdoğan bizim için asla bir seçenek değil

14 Mayıs’ta yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 1’inci tip Millet İttifakı’ndan Kemal Kılıçdaroğlu’na destek veren HDP-Yeşil Sol Parti, seçimlerin ardından 2’nci turda HDP-Yeşil Sol Parti’nin tercihini merak ediyor. Ümit Özdağ ile görüşmeleri. HDP Eşbaşkanları, partilerinin kararını açıklamak için kameraların karşısına geçti.

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın açıklamaları şöyle:

“28 Mayıs’ta sonuçları itibariyle önümüzdeki yıllara yön verecek bir seçime giriyoruz. 21 yıldır kademeli olarak tek adam sistemini kuran totaliter, iktidar yanlısı bir anlayış ve yapıyla karşı karşıyayız. 28 Mayıs seçimi neden sistemden yana demokratik değişimden yana olanlardan biri, tekçi rejimi sürdürmek isteyenlerin ortasında bir referandum niteliği taşıyor.

ZAFER PARTİSİ İLE CHP ORTASINDAKİ PROTOKOL

Öncelikle belirtelim ki, toplumda demokratik değişime karşı direnci kıran, sömüren, sönümleyen, geciktiren bir siyasi anlayışa rastlamadık. Bu tür yaklaşımlara karşı demokratik mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Dün Zafer Partisi ile CHP arasında imzalanan protokolü bu şekilde değerlendirerek eleştirilerimizi kamuoyu ile paylaştık.

“KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ TOPLUMUN HAYIRINA DEĞİLDİR”

Mücadelemizin ve Üçüncü Yol politikamızın temel amacı, bir avuç rantçının devletin ve toplumun araçlarına yıkılmasını önlemek, sistemi vatandaşın hak ve özgürlüklerini, sosyal adaleti ve sosyal adaleti ön planda tutan kozmik bir standarda getirmektir. demokrasi. Bizi odunsuz ve boyun eğmez yapan yegane şey mazlum ve mazlum halklarımızın bu talebi ve ihtiyacıdır. Israrla vurguluyoruz; Kürtlerin siyasi iradesini kayyumlar aracılığıyla ipotek altına alanlar, aynı zamanda tüm Türkiye halklarının hak ve özgürlüklerini ipotek koyanlardır. Kürt sorununun iflas etmesi toplumun çıkarına değildir. Cumhuriyet bu çıkmaz oyunu bozmadan demokrasi ile bütünleşemeyecektir. Cumhuriyetin ikinci yüzyılına girerken, şartlar ne olursa olsun millet iradesini her türlü iradenin üzerinde tutacağız. Ortak ve eşit demokratik bir gelecek için çabalarımızı sürdüreceğiz.

GÖÇMEN VE MÜLTECİLER

Yine belirtmek gerekir ki, göçmenlerin veya mültecilerin siyasi çıkarlar için araç olarak kullanılması yanlış ve insanlık dışıdır. Bu tablonun müsebbibi mağdur olan göçmen ya da mülteciler değil, savaş politikalarında ısrar eden, ekonomik ve siyasi çıkarları için mültecileri araçsallaştıran iktidardır. Mülteci ve göçmen sorunu ise savaş politikalarına karşı güçlü bir barış çabasıyla çözülebilir.

Hiçbir siyasi hesap ve menfaatin yoksulların, emekçilerin, kadınların ve gençlerin geleceğinden daha değerli olamayacağının altını çizmek isteriz. Cumhur İttifakı’nın politikalarının ancak demokrasi, adalet ve özgürlük ilkeleriyle karşı karşıya gelebileceğini biliyoruz. Bu vesileyle, toplumun ortak çıkarları ve demokratik, eşit ve özgür geleceğinden başka kaygısı olmayan, hiçbir gizli pazarlık ve koşul koymayan HDP/Yeşil Sol Parti’nin duruşunu ortaya koymak istiyoruz. gündemine alınarak yeniden kamuoyunun bilgisine sunulur.

“BU REJİM, TOPLUMSAL ZORLUKLARIN AYNI ZAMANDA TEMEL NEDENİDİR”

HDP ve Yeşil Sol Parti olarak sadece halkın eşitlik, adalet, hak, hukuk ve özgürlük mücadelesini garanti ediyoruz; Tek kriterimiz, sarsılmaz bağlılığımız bu değerlere sahip çıkmaktır. Hiçbir kural altında bu duruşumuzdan geri adım atmayacağımızın sözünü tekrarlıyoruz. Erdoğan ve ortakları tarafından yaratılan mevcut canavarca rejim, aynı zamanda toplumsal acının da temel nedenidir. 28 Mayıs seçimlerinde oylanacak olan bu canavarca rejimin devam edip etmeyeceğidir. 14 Mayıs seçimlerinde demokratik değişim ve refah talebi güçlü bir şekilde sahiplenildi ve bu talep sandığa da yansıdı.

Mevcut sisteme karşı birleşen milyonlarca oy, daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi, daha fazla refah için. Amaç, ayrımcılığın olmadığı, halkın yönetime katılabildiği özgür, demokratik ve adil bir rejim inşa etmektir. Erdoğan rejiminin bu beklenti ve talepleri karşılayamayacağının açık olduğunu bir kez daha ifade etmeliyiz.

“ERDOĞAN BİZİM İÇİN BİR SEÇENEK DEĞİL”

Gelecekte bu taleplerin gerçekleşmesinin önündeki en büyük engel yine Erdoğan ve bu rejimin kendisi olacaktır. Bu yüzden Erdoğan bizim için asla bir seçenek değil ve tek seçenek onu ve temsil ettiği gücü değiştirmek. Bu nedenle bir kez daha belirtiyoruz ki; Kürt halkının ve Türk toplumunun demokrasi, hukuk, adalet, eşitlik ve özgürlük beklentisini ve özlemini, demokratik sandık iradesini tanımak bizim için son derece değerli ve önceliklidir.

28 Mayıs’ta milyonlarla birlikte başarabileceğimiz ve tarihin akışını her zaman demokratik değişim yönünde çevirebileceğimiz umudunu yeşertiyoruz. Biz inanıyoruz, siz de inanıyorsunuz. Tamamen sandığa gideceğiz ve tek adam rejimini hep birlikte değiştireceğiz. Kendi gücümüz ve milyonların değişme iradesi en büyük ilham kaynağımızdır. Israrla ve inatla çalışmalarımıza devam edeceğiz ve asla ama asla vazgeçmeyeceğiz.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu